Oyun sektörünü ileride çok daha geniş bir dünya bekliyor diyebiliriz

Rekabet hızlandıkça hızlanıyor

GEÇTIGIMİZ hafta da söylediğimiz gibi, oyun teknolojileri ve onun bağlamındaki tüketim alışkanlıklarından etkilenen bir serbest zaman ekonomisi mevcut. Bu ekonomi içinde özellikle kripto odaklı ödeme ve dosyalama sistemleri sayesinde ortaya çıkacak yeni faaliyet alanlarından söz etmiştik.

ABD merkezli Epic Games, şu an bu konuya en çok yaklaşan firma oldu. Elinde bulundurduğu sayısal platformlar sayesinde ileride gözlemleyeceğimiz pazar değişiminin sinyallerini şimdiden veriyor.

EPİC GAMES SKETCHFAB'I SATIN ALDI

Dünyaca ünlü iki isim olan Unreal Tournament ve Fortnite oyunlarının geliştiricisi, kendi ürettiği oyun ve grafik motorunu kamunun kullanımına açan Epic Games, pazardaki büyümesini sürdürüyor. Geçtiğimiz Nisan ayında Sony tarafından 200 milyon dolarlık yatırım alan firma, aynı dönemde sanat ve tasarım alanındaki önemli platformlardan biri olan Artstation’ı bünyesine katmıştı. Bugün gelinen noktada, küresel anlamda en büyük üç boyutlu model ve sunum platformlarından biri olan Sketchfab’i satın aldığını duyurdu. 21 Temmuz’da yapılan duyuruyla birlikte sayısı 4 milyonu bulan model kütüphanesine sahip Sketchfab’in Epic Games saflarına katılması çok büyük yankı uyandırdı. Bunun birkaç nedeni var. öncelikle, Sketchfab sadece üç boyutlu model yüklenen klasik bir sanal perakende noktası olmaktan çok uzak. Aralarında pek çok üniversitenin, galeri ve müzenin, resmi arşivin yer aldığı kurumsal yapıların kendi çalışmalarını sunabilmelerine fırsat tanıyan bir nokta. Pek çok fiziki varlık sayısallaştırması çabasında kendisinden söz ettirmişti ve hali hazırda buna devam ediyor. Ayrıca, içinde barındırdığı PBR, yani fizik tabanlı görüntü işleme teknolojisi sayesinde, internet sitesi üzerinde fotogerçekçi ürün gösterimlerine de imkân sağlıyor. Hâl böyle olunca da, Sketchfab’in önemi sadece bir görüntüleyici olmaktan öte, tanıtım ve portfolyo çalışmaları için de parlıyor. Bu hamleyle birlikte Epic Games’in pek çok alternatifi kullanıcılara ilerleyen yıllarda açacağını görmek şaşırtıcı olmayacak, özellikle oyun geliştirici ekiplerin önüne hazır olarak sunulan çok geniş bir kütüphane söz konusu olabilir. Tabii ki, bunun bir de ekonomi yönü var ki, yine hem geliştirici hem de oyuncular için çok farklı üç boyutlu model yapılarının eş zamanlı kullanılabilmesini sağlayan yepyeni bir düzene doğru ilerlendiği görülüyor. Benzer anlamda bir okumayı, Tech Crunch’tan Romain Dillet’in konuyla ilgili yaptığı haberde de görüyoruz. Burada önemli olan konu, pazarın içinde yer alan her parametrenin, farklı alanlarla birlikte ortak olarak kullanılabilecek olup olmadığı. Yani kripto para düzeninden yola çıkarak geçtiğimiz hafta da dile getirdiğimiz, oyun içi materyallerin farklı oyunlarla da kullanılabilir olması fikri. Bu da sanal ürün sahipliğinin, mal varlığının farklı sanal evrenlerde de geçerliliğini koruyacağı bir ekosistemi ifade ediyor. Benzer hamlelerin dosyalama ve ödeme sistemlerinde özellikle e-ticaret sitelerinde görmeye başladığımız şu günlerde, oyun sektörünü ileride çok daha geniş bir dünya bekliyor diyebiliriz.

ASYA'DAN YÜKSELEN SESLER VAR

Epic Games’in oyuncuyu ve geliştiriciyi aynı anda hedef alan yatırımları, pazarın yönünü farklı bir yöne çevirmiş gibi dursa da, ekosistemin merkezinde yine oyun firmalarına yönelik satın almalar var. Özellikle Güney Kore’nin en büyük oyun geliştiricilerinden olan Netmarble’ın, bir başka oyun şirketi olan SpinX Games’i satın alacağının duyurulması pazarda yüksek ses getirdi. SpinX Games, daha çok ödül kazanma üzerine kurgulu oyun üretimleriyle bilinen bir mobil oyun geliştiricisi. Netmarble da yine mobil oyun sektöründe yer alan, genellikle ücretsiz olup oyun içi satın alma yöntemleriyle tüketiciye ulaşan bir dev. Nikkei Asia’dan Kim Jaewon’un haberine göre yapılan satın alım değerlemesinin 2.2 milyar doları bulduğu görülüyor. Bu miktar, son zamanlarda mobil oyun sektöründe görülen en büyük satın almalardan birini işaret ediyor. Aslında tıpkı Peak Games ile Türkiye’de gördüğümüz mobil oyun şirketlerine yönelik hamlelerden bir başkası olarak da yorumlamak mümkün. Ancak bunun daha da artarak devam edeceğini söylemek yanlış olmayacak. Bu bakımdan, Türkiye’deki yerli girişimcilerin de benzer hamleleri farklı ülkelerdeki oyun stüdyoları için yapmalarını bekliyoruz. Hem marka bilinirliği hem de döviz girdisi anlamında çok önemli katkılar sağlayabileceğini savunabileceğimiz bu tür etkili faaliyetlerin, yurt içindeki geliştiricileri de motive edeceği aşikâr.

Güzel bir hafta geçirmenizi dilerim...