07.11.2021 20:25

Normalleşmenin ön plana çıkardığı hisse

GEÇTİĞİMİZ hafta pazartesi günü yapılan kabine toplantısı sonrası normalleşme adımları açıklandı. Toplantıdan genel olarak bir sürpriz çıkmadığını belirten uzmanlar borsada bu kapsamda öncelikli olarak ulaşım, turizm ve yeme içme sektörünün ön plana çıkacağını düşünüyor. En önemli konunun aşılanma hızı olduğunu ifade eden analistler halen iki doz aşıya erişenlerin toplam nüfusa oranının yüzde 15 olduğuna dikkat çekiyor. Borsa İstanbul’daki ana endişenin döviz kurundaki hareketler olduğunun da altını çizen uzmanlar, normalleşme adımlarına paralel orta uzun vade için 32 hissenin takip edilmesini öneriyor.

"TURİZMİN KATKISINA İHTİYAÇ VAR"

Kabine toplantısı sonrası açıklanan normalleşme adımlarında piyasa için pek sürpriz olmadığını belirten İnfo Yatırım Menkul Değerler Analisti Yunus Şahin, pazar günü yasaklarının sürüyor olmasının bir ölçüde iç turizmde sorun yaratabileceğini ancak restoranların yeniden hizmete açılması ve 22.00’ye kadar açık olmasının en azından esnafı rahatlatacağını düşünüyor. Ana endişenin turizm olduğunu hatırlatan Şahin, cari açık tarafında turizm katkısına ihtiyaç olduğunu belirtiyor. 2021’de cari açığın önceki yılın altında gerçekleşmesini bekleyen Şahin, 2019’da 30 milyar doları aşan turizm gelirlerinin bu yıl 10 milyar doların hafif üzerinde olmasının öngörüldüğünü belirtiyor.

"ROTA DÖVİZ GELİRİ OLAN ŞİRKETLERE DOĞRU"

Normalleşme adımlarının piyasalara her zaman olumlu etki yaptığını ancak asıl odaklanılması gereken konunun aşılama olduğunun altını çizen Şahin, “Haziran itibariyle hızlanmanın gerçekleşeceği Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından dile getirildi. Şu an iki doz aşıya erişenlerin toplam nüfusa oranı yüzde 15’in üzerinde. Bu rakamın yüzde 60’lara yaklaşması lazım ki toplumsal bağışıklıktan söz edebilelim. Kabine sonrası açıklamalardan ziyade Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz sah akşamı yaptığı açıklamaları yakından takip ettik. ‘Merkez Bankası Başkanımla görüştüm, faizleri düşürmemiz şart’ söylemiyle birlikte dolar/TL’de yeni rekorlar gördük. TCMB’nin bağımsızlığına ilişkin kaygıları daha da arttıran bu açıklamalar bor-samız için negatif oluyor. Rotayı ihracat yapan ve döviz geliri olan şirketlere çevirmemiz gerekiyor. Endeks için bu yıl zirve seviyelerin 1600’ler çevresinde kalabileceğini düşünmeye devam ediyoruz. Mevcut piyasa faizleri değerlemelerin yukarı gitmesine engel oluyor. Dip tarafta ise 1350 seviyesi güçlü bir destek sunuyor” yorumunu yapıyor.

"ULAŞIM VE TURİZM SEKTÖRÜ"

Normalleşme adımları ve aşılanmanın hızlanmasının en çok ulaşım sektörünü etkileyeceğini de belirten Şahin, “Bunun arkasından da turizm ve yeme-içme geliyor. Yasakların kalkması ve aşılama oranının artmasıyla vatandaşlar daha güvenli şekilde seyahat edebilecekler. Pandemiden negatif etkilenen havayolu şirketleri de bu normalleşmeden kazançlı çıkacaktır. Yaz döneminde planlandığı gibi aşı tedariki sağlanır ve aşılama yapılırsa bir daha sert önlemlere ihtiyacımız kalmayabilir. O yüzden bu açılma adımları bir öncekilerden çok daha önemli olacak. En kötüyü geride bırakmış olduğumuza olan inanç hiç olmadığı kadar yüksek” diyor.

Ancak son günlerde Borsa İstanbul’daki ana endişenin döviz kurundaki hareketler olduğunun altını çizen Şahin, “Sanayicilerimiz her ne kadar ihracat ağırlıklı çalışsa da enerji, gayrimenkul, hizmet ve bankacılık açısından yükselen kurlar problem oluşturuyor. Dolayısıyla gözümüz sürekli olarak rekor tazeleyen döviz kurlarında” diyor. Şahin şu değerlendirmeyi yapıyor:

“TCMB’nin bir faiz artırımına gidebileceği dahi konuşulurken Cumhurbaşkanından gelen açıklamalar piyasaların iştahını bozdu. Diğer ülkelerin Türkiye’ye turist gönderme konusundaki kararları da en önemli gündemlerden biri. Çünkü cari açığı düşük tutabilmemiz için turizmden gelen kaynaklara ihtiyacımız var. Diğer bir faktör ise piyasa faizleri olmaya devam ediyor. Gösterge tahvil yüzde 19’a yakın ve mevduat faizleri de yüzde 20’lere geldi. Böyle olunca kredi faizlerinin de yüzde 24’lere çıktığını gözlemliyoruz. Bu ortamda yatırım iştahı çok düşük kalıyor. Bana sorarsanız, Borsa İstanbul’un baskılanmasının arkasındaki en büyük etken bu yüksek faizler.”

"HALKA ARZLAR BASKI YARATIYOR"

2021’in halka arz yılı olmasının beklendiğini ancak halka arzlara olan talebin yılbaşına göre çok sert şekilde düştüğünün altını çizen Şahin, “Bu tarihe kadar 20 halka arza şahit olduk ve toplam halka arz büyüklüğü 11 milyar TL’yi aştı. Bu tutarın büyük kısmı var olan hisselerden çıktığı için elbette borsanın yükselişine de engel oluyor. Yılın geri kalanında çok daha fazla halka arzı görmeyi bekliyoruz. Bu nedenle söz konusu baskı yıl boyunca bizimle olacak gibi duruyor. Kısa vadede bu durum negatif gibi gözükse de sermaye piyasalarının gelişimi açısından halka arzların devam etmesini önemli” diyor.

Şahin, normalleşme adımlarıyla birlikte Türk Hava Yolları, TAV Havalimanları, Petkim, Tüpraş, Aselsan, Alarko Holding, Vestel Beyaz Eşya, Şişecam, Kardemir, Karel Elektronik, Tekfen Holding, Türk Telekom, Turkcell, Arçelik, Vestel Elektronik, Koç Holding, Doğuş Otomotiv, İş Yatırım, Tofaş Oto ve BİM hisselerinin ön plana çıkmasını bekliyor.

"GLOBAL PERSPEKTİFTE İNCELENMELİ"

Kabine toplantısı sonrası yapılan açıklamaların genel olarak beklentileri karşıladığını düşünen Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu ise, orta ve uzun vadede piyasalar açısından önemli olan açılmanın zamanlaması ve adımlarından ziyade, yapısal olarak pandemiyi önleme koşullarının sağlanıp ekonominin normalleşme ivme ve potansiyeli evresine geçme kapasitesi olduğunu düşünüyor. Bu kapsamda Türkiye’de alman aşı miktarının ve aşılama hızının tahmin edici boyutlara ulaşıp sistemin oturup ve ülkenin pandemi sürecinde global trend ile uyumlu duruma gelmesinin önemli olduğunu vurguluyor.

Normalleşme ve ekonomilerin açılma kavramlarının Türk şirketlerinin yüklü ihracatlarından ve bu şirketleri etkileyen emtia fiyatlarından dolayı konunun global perspektifte incelenmesinin doğru olacağının altını çizen Akkoyunlu, bu kapsamda, alkollü ve alkolsüz içecekler (restoran ve barların açılması ile birlikte), beyaz eşya ve otomobil (ihracat pazarlarının açılması ile birlikte), giyim perakende (yurtiçi ve dışında alışveriş merkezlerinin açılması ile birlikte) turizm (seyahat sınırlandırmalarının kalkması ile birlikte), az da olsa bankacılık (ticaret hacminin artıp şirketlerin nakit akışına katkıda bulunması ve tahsili geçmiş alacak riskinin kısmen azalmasından dolayı) ve sağlık (sokağa çıkma ve seyahat kayıtlandırmalarının kalması ile birlikte artacak hasta trafiğinden dolayı) sektörlerinin olumlu etkilenmesini bekliyor.

Öte yandan yılbaşından itibaren gerçekleşen halka arz satışlarında endesk üzerinde baskı yarattığını ve bunun da devam edeceğini hatırlatıyor.

Akkoyunlu, normalleşme adımlarıyla birlikte Akbank, Garanti BBVA, Yapı Kredi, Arçelik, Anadolu Efes, Mavi Giyim, Turkcell, Türk Telekom, Erdemir, Migros, Şok Market, Sabancı Holding, Koç Holding, Yapı Kredi, Koza Anadolu, Ülker Bisküvi ve Kardemir hisselerinin ön plana çıkmasını bekliyor.

—————

Geri