26.11.2021 21:53

Normalleşme göstergeleri

BÜYÜMENİN öncü göstergelerinden sanayi üretim endeksi Nisan’da aylık bazda gerilese de yıllık bazda artış gösterdi. Türkiye istatistik Kurumu (TÜIK) verilerine göre sanayi üretimi endeksi Nisan’da mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış verilerle bir 5 önceki aya göre yüzde 0.9 azalışla 130.7, takvim etkisinden arındırılmış verilerle geçen yılın aynı ayma göre ise yüzde 66 artışla 126.3 2 değerini aldı. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde Nisan’da imalat sanayi sektörü aylık yüzde 0.7 daralırken, yıllık bazda yüzde 72.3 o artış gösterdi. Nisan’da aylık bazda madencilik ve taş ocakçılığı sektörü yüzde 4.1, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 1.3 gerilerken, yıllık bazda ise sırasıyla E yüzde 25.5 ve yüzde 26.6 arttı.

TOPLAM CİRO YÜZDE 96.9 ARTTI

TÜÎK verilerine göre sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi Nisan’da yıllık yüzde 96.9 artışla 289.1 oldu. Bu dönemde yıllık bazda sanayi sektörü ciro endeksi yüzde 120.4, inşaat ciro endeksi yüzde 55.9, ticaret ciro endeksi yüzde 92.5 ve hizmet ciro endeksi yüzde 77.6 arttı. Toplam ciro ise Nisan’da aylık yüzde 1.8 azalışla 302.3 oldu.

Yine TÜÎK verilerine göre sabit fiyatlarla perakende satış hacmi Nisan’da yıllık bazda yüzde 41.7, cari fiyatlarla perakende ciro yüzde 66.3 arttı. Nisan’da perakende satış hacmi aylık bazda yüzde 6.3 azalırken, bu dönemde gıda dışı satışlar yüzde 11.4, yakıt hariç otomotiv yakıtı satışları yüzde 6.3 geriledi, gıda, içecek ve tütün satışları yüzde 3.2 arttı. Nisan’da perakende ciro aylık bazda yüzde 5.4 azalırken, bu dönemde gıda dışı satışlarda yüzde 9.9, otomotiv yakıtı satışlarında yüzde 6.7 gerileme, gıda, içecek ve tütün satışlarında yüzde 3 artış yaşandı.

KISITLAMALARIN ETKİSİ

Nisan’da sanayi üretimi endeksi, ciro endeksleri ve perakende satış endekslerinde aylık bazda yaşanan gerilemede PMI verilerinde de görülen dönemsel yavaşlama eğiliminin ve kısıtlamaların etkili olduğunu söyleyen Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan, yıllık bazda bu verilerde yaşanan ivmeli artışta ise oldukça yüklü bir baz yılından gelen karşılaştırmanın etkili olduğunu kaydetti. Nisan’da sermaye malındaki aylık bazdaki yüzde 2.1’lik artışın üretimde yer alan makine, alet, bina, bilgisayar gibi ekipmanlara yatırımı yansıtması açısından pozitif olduğuna işaret eden Erkan, dayanıklı mal ve ara malı üretiminde sanayinin dönemsel yavaşlamasının yansımalarının görüldüğünü kaydetti. Erkan, “Tam kapanmanın yaşandığı Mayıs’ta sanayi üretiminin önceki aya göre PMI verilerinin de gösterdiği üzere yavaşlama etkisinin genel iş kolları itibarıyla görülmeye devam edileceğini, normalleşme adımının atıldığı Haziran’da ise sektörel normalleşmelerin yansımalarının görüleceğini düşünüyoruz” dedi.

TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Dr. Cahit Sönmez ise, Nisan’da sermaye mallarında yaşanan artışın, yatırımların biraz da olsa hareketlenme eğiliminde olduğunu gösterdiğini vurgulayarak, “Yüksek teknolojili ürünlerin üretiminin artması ise dış ticaret dengeleri üzerinde pozitif yansımaya işaret ediyor” ifadelerini kullandı.

İHRACAT İKLİMİNDE İYİLEŞME

Türkiye imalat sektörünün ana ihracat pazarlarındaki faaliyet koşullarını ölçen İstanbul Sanayi Odası (ISO) Türkiye İmalat Sektörü İhracat İklimi Endeksi, Mayıs’ta 58.4’e yükselerek Türk imalat sanayi ihracatçılarının talep koşullarında belirgin bir iyileşmeye işaret etti. Endeks, anket verilerinin başladığı Ocak 2002’den beri en yüksek değerlerden biri olarak kaydedildi ve Haziran 2006’daki rekor düzeye oldukça yakın gerçekleşti. Eşik değer olan 50’nin üzerinde ölçülen tüm rakamların ihracat ikliminde iyileşmeye işaret ettiği endeks Nisan’da 56 düzeyindeydi. Mayıs’ta talepteki güçlü artışa bağlı olarak, bazı ana ihracat pazarlarının ekonomik faaliyetlerinde benzeri görülmemiş yükselişler kaydedildi.

İHRACAT BİRİM DEĞERİNDE ARTIŞ

TÜİK geçen hafta Nisan ayı dış ticaret endekslerini açıkladı. İhracat birim değer endeksi 2021 Nisan’da yıllık yüzde 9.2 artışla 100.8, ithalat birim değer endeksi yüzde 23.9 artışla 110.4 değerini aldı. Nisan’da ihracat miktar endeksi geçen yılın aynı ayma göre yüzde 91.8 artışla 148.2, ithalat miktar endeksi yüzde 30.1 artışla 111.1 değerini aldı. İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2020 yılı Nisan’da 103.6 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 12.3 puan azalarak, 2021 yılı Nisan’da 91.3 oldu.

TOBB ETÜ öğretim Üyesi Cahit Sönmez, ihracat birim değer endeksi ile miktar endeksindeki asimetrik farklılığın temelinde katma değeri düşük ürünlerin ihraç edilmesi olduğunu söyledi. Türkiye’nin ihracatında yüksek teknoloji ürünlerin payının yüzde 5’i geçmediğini belirten Sönmez, 2021 Nisan’da yüksek teknoloji ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payının geçen yılın aynı ayma göre 1.6 puan azalışla yüzde 3.1 olduğunu dile getirdi. Sönmez, katma değeri yüksek, ileri teknolojili ürünlerin ihracatının artırılmasının önemine dikkat çekti.

BÜYÜME BEKLENTİSİ YÜZDE 4.9

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından 2001’den bu yana uygulanan Beklenti Anketi’nin ismi “Piyasa Katılımcıları Anketi” olarak değiştirildi. Haziran’da 57 katılımcının yanıtladığı ankete göre Haziran enflasyon beklentisi (TÜFE) yüzde 1.21 oldu. Yılsonu TÜFE beklentisi ise bir önceki anket dönemine göre 0.65 puan artışla yüzde 14.46’ya yükseldi. Yılsonu döviz kuru (ABD dolar/TL) beklentisi 8.71 TL’den 8.95’e çıktı. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi yüzde 19 olarak korundu. GSYH 2021 büyüme beklentisi Haziran’da yüzde 4.3’ten yüzde 4.9’a çıkarken, 2022 büyüme beklentisi yüzde 4.1’den yüzde 4’e geriledi.

TCMB 17 Haziran’da Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısını gerçekleştirecek. Ekonomistlerin beklentisi TCMB’nin politika faizinde değişikliğe gitmeyeceği yönünde ağırlık kazanıyor. Mayıs enflasyonunun rakamsal etkilerinin geçici olabilecek etkenlere dayandığını belirten Enver Erkan, toplantıda faiz indirimi beklemediğini dile getirdi ve “Enflasyon düşüş gösterirse, üçüncü çeyrek sonuna doğru faiz indirimi değerlendirilebilir. Sıkılık derecesi ve pozitif reel getiri seviyesi korunarak kademeli indirimler olabilir” dedi.

—————

Geri