Hareketli bir dönemden geçiyoruz
PERŞEMBE günü yurtiçinde sanayi üretimi, cari denge rakamları ile TCMB beklenti anketi açıklandı. Aralık ayı sanayi üretimi bir önceki aya göre yüzde 1.4 düşüş kaydetti. Yıllık bazdaki daralma ise yüzde 9.8 olarak gerçekleşti. Piyasadaki beklentiler aylık yüzde 0.3, yıllık yüzde 7.5 düşüş olması yönündeydi. Ana sanayi gruplarından aylık bazda olumsuz sinyaller gelmeye devam etti. Dayanıklı mallarda gözlenen sert daralmaya ek olarak, ara malı ve sermaye mallarındaki daralmanın ekonomik büyümenin açısından olumsuz şinyâller üretmeye devam ettiği söylenebilir. Ekonomik büyümenin en önemli öncü göstergelerinden olan sanayi üretimine dair aralık ayı verisinin açıklanması ile 2018./4Ç ait veriler tamamlanmış oldu. Bu dönem boyunca açıklanan her bir aylık veri daralmayı işaret ederken, aylık bazda gözlenen daralma üst üste beşinci aya ulaştı. Ağustos 2018:den bu yana aylık bazda fazla veren cari işlemler hesabı Aralık ayında beklentilere BORSA paralel olarak 1.4 milyar dolar açık verdi. Söz konusu gelişmede dış ticaret dengesindeki iyileşme eğiliminin ivme kaybetmesi ve seyahat gelirlerinin mevsimselliğin etkisiyle önceki aylara kıyasla gerilemesi etkili oldu. 2018 genelinde cari açık yıllık bazda yüzde 41.6 oranında daralarak 27.6 milyar dolar ile 2009’dan bu yana en düşük seviyeye indi. 2018’de cari açıkta kaydedilen gerileme büyük ölçüde dış ticaret açığındaki daralmadan kaynaklandı. TCMB’nin şubat ayı beklenti anketinde 12 ay sonrası TÜFE beklentisi yüzde 15.91’den yüzde 15.47’ye, yılsonu beklentisi de yüzde 16.45’tcn yüzde 15.91’e indi. Katılımcıların yılsonu dolar/ TL beklentisi 5.9898 oldu. 12 ay sonrası dolar/TL beklentisi ise önceki döneme göre gerileyerek 6.3049’dan 6.1659’a düştü.
TCMB BAŞKANININ MESAJLARI TAKİP EDİLDİ
TCMB Başkanı Murat Çetinkaya çarşamba günü yaptığı açıklamada enflasyon dinamiklerinde ikna edici iyileşme gözleninceye kadar sıkı duruşu koruyacaklarını ifade etti. Güçlü fiyat istikran odağının öngörülebilirliği artırarak finansal istikran desteklediği değerlendirmesinde bulunan Çetinkaya, “Dönemsel şartlar dikkate alınarak, finansal istikrara katkı sağlayacak yönde likidite adımları atılabilir. Bu araçların ve atılan adımların doğrudan para politikası duruşuna dair bir sinyal içeriği bulunmuyor. Cari dengedeki iyileşmenin yapısal alanlardaki tedbirlerle desteklenmesi uzun dönemde dengeli büyüme ve fiyat istikrarına katkıda bulunacaktır” dedi. Enflasyonda kalıcı bir iyileşme trendine girilmeden TCMB’den faiz indirimi spekülasyonlarının oluşmaması adında para politikasında sıkı duruş söyleminin yinelenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Bununla birlikte çarşamba günkü konuşmada likidite konusunda verilen mesajlar ilerleyen günlerde ekonomiyi desteklemek adına piyasa likidite sağlanabileceği şeklinde yorumlanırken ilk fiyatlamalarda Türk Lirası üzerinde baskı oluşturduğu görüldü. Ancak devam eden fiyatlamalarda Türk Lirası’nı ilk fiyatlamalardaki kayıplarını geri alarak tekrar 5.30 seviyesinin altına geriledi.
TİCARET GÖRÜŞMELERİ TAKİP EDİLDİ
Geçen hafta ticaret görüşmelerine dair haber akışları yakından takip edildi. Beyaz Saray üst düzey danışmanlarından Convvay, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in yakın zamanda bir araya gelebileceğini açıkladı. Conway, Trump’ın Xi ile görüşmek istediğini söylerken, iki ülkenin ticaret anlaşmasına yaklaştıklarını ifade etti. Salı günü ABD Başkanı Trump’ın açıklamaları da oldukça önemliydi. ABD Başkanı Donald Trump, “İki tarafın anlaşmaya yakın olması durumunda Çin ürünlerine yönelik tarifeleri artırmak için 1 Mart’ı uzatabiliriz” açıklamasını yaptı. Hafta içerisinde gelen açıklamalar ticaret görüşmelerine yönelik iyimser beklentileri destekledi. ABD’nin reform talepleri üzerinde uzlaşma sağlanamadığına ilişkin ilk haber akışları risk iştahını baskılasa da haftanın son işlem gününde görüşmelere dair verilen olumlu mesajlar piyasaları desteklemeye devam etti. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, iki taraf arasındaki müzakerelerde önemli gelişme kaydedildiğini, belirli alanlarda uzlaşma sağlandığını ve ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerinin gelecek hafta Washington’da devam edeceğini belirtti. Önümüzdeki süreçte görüşmelerin seyri ve olası bir ticaret anlaşmasına dair gelişmeleri piyasaların gündemini oluşturmaya devam edecek.
ABD Kongresindeki Cumhuriyetçi ve Demokratlar hükümetin yeniden kapanmaması konusunda “prensipte” anlaşmaya vardılar ancak güney sınırının güvenliği için öngörülen 1.37 milyar dolarlık bütçe Trump’m duvar örülmesi için istediği miktarın çok altında kaldı. Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trumpîn hükümetin açılabilmesi için iki partinin üzerinde anlaştığı “ulusal güvenlik yasasını” imzalayacağını ancak aynı zamanda Meksika sınırına inşa etmek istediği duvara gerekli bütçeyi sağlayabilmek için “ulusal çapta acil durum” ilan edebileceğini açıkladı. Konu ile ilgili gelişmeler ilerleyen günlerde piyasaların gündeminde yer almaya devam edecek.
ECB ÜYELERİNDEN GELEN AÇIKLAMALAR ETKİLİ OLDU
Avrupa Merkez Bankası İcra Kurulu Üyesi Coeure’nin Cuma günkü açıklamaları yakından takip edildi. Coeure, ekonomik yavaşlamanın beklediklerinden daha güçlü ve geniş olduğunu ifade ederken, faiz artışının fanatik taraftarı olmadığını hatta ilerde indirim yapılabileceğini söyledi. Ayrıca yaptığı konuşmada ileride yeni TLTRO’nun olası olabileceğini sözlerine ekledi.
Gelen açıklamaların ardından Avrupa borsalarmda yukarı yönlü hareketler izlenirken euronun baskı altında kaldığı görüldü. Önümüzdeki dönemde ECB’nin duruşu ve Draghi’nin söylemleri önemli olacak.
İngiltere Başbakanı May’in AB ile kasım ayında vardığı Bıexit anlaşması, ocak ayında parlamentoda yapılan oylamada 202’yc karşı 432 oyla reddedilmiş, ardından May, :B plam’yla ilgili açıklamalarda bulunarak anlaşmasız Brcxit olmaması için parlamentonun, hükümetin yaptığı Brexit anlaşmasını onaylamasını istemişti. B Planı’nm öncekinden çok farklılıklar göstermemesi nedeniyle hükümetin sunduğu Brexit B planı ocak sonundaki oylamada parlamentoda reddedilmişti. Tüm bu gelişmelerin yanında İngiliz parlamentosu, hükümetin Brexit yaklaşımına ve yeniden müzakere sürecine destek veren önergeyi 258’e karşı 303 oyla reddetti. Oylama yasal olarak sembolik bir önem taşısa da, bu sonuç Theresa May hükümetinin Avrupa Birliği ile yürüteceği pazarlıklarda elini zayıflatacağı şeklinde yorumlanırken anlaşmasız Brexit’e dair endişeleri gündemde tutmaya devam etti.
BIST-lOO’de trendi takip ediyoruz
Haftaya boşluk bırakarak yükselişle başlayan endekste bu yükselişin satış fırsatı oluşturduğunu gördük. Ocak ayı sonunda 106 bin civarında zirve yapan endekste, geçtiğimiz hafta 105 bin civarında ikinci bir zirve oluştu. Bu seviyelerden başlayan satışlarda hisse ve sektörel bazda ayrışmalar yaşansa da satışlarda işlem hacminin artmış olması teknik görünümü baskıladı ve endeks hafta içinde 100.750'ye kadar geriledikten sonra haftayı 102.715'ten tamamladı. Endekste son haftalarda görülen zirvelerin ve diplerin önceki zirve ve dip seviyelerin altında kalıyor olması teknik görünümü zayıflatan bir unsur. Bununla birlikte düşüşlerde de hacimlerin artıyor olması satış baskısının devam edebileceğini işaret ediyor. Bu nedenle zaman zaman iyimser haberlerin de kar realizasyonlarına bağlı satışları tetikleyebileceği yani enformasyon formasyon uyumsuzlukları görülebileceği göz önünde bulundurulmalı. 101.500 ve hemen altında 100.000 oldukça güçlü bir destek bölgesi olmasına karşın son günlerdeki hacimli satışlar önemli dirençler aşılarak buralar destek konumuna getirilemediği sürece yükselişlere temkinli yaklaşmak gerektiğini işaret ediyor. Yukarı yönlü hareketlerde ilk direnç ise haftanın son günü test edilen 102.900 civarında bulunuyor. Hafta başında burası üzerinde kapanışlar teyit edilebilecek olursa haftanın geri kalanı için yukarı yönlü hareket umudur artacaktır. Haftalık bazda görünümün pozitife dönebilmesi içinse bu hafta sonunda 104 bin üzerinde kapanış ile son oluşan düşüş trendinin üzerine çıkmak gerekiyor.
Dolar/TL’de yükseliş devam eder mi?
Dolar Endeksi’ndeki (DXY) yükselişin de etkisi ile 5.30'un üzerini test eden Dolar/TL'de 5.20 altında diplerin oluştuğunu söylemek mümkün. Hatırlanacak olursa Kasım 2018'de Dolar/ TL’de 5.15'in altındaki rakamlar anlık olarak test edilmiş sonrasında TCMB'nin swap imkanlarında gevşemeye gitmesinin de etkisi ile kurlarda tepki atımları ön plana çıkmıştı. Ardından geçtiğimiz haftalarda da Dolar/TL'de 5.16'lı rakamların ardından Dolar Endeksi'nin de etkisi ile tepki alımlarının ön plana çıktığını gördük. Bu nedenle bu bölge artık önemli bir destek bölgesi haline geldi. Bu bölgeye yaklaşımların alım fırsatı olarak değerlendirildiğini görüyoruz. Bu nedenle kurda en önemli destek bölgemiz kasım ayında ve önceki hafta görülen dip seviyelerin bulunduğu 5.13-5.16 aralığı iken, yükselişin ivmelenebilmesi için 5.30-5.33 aralığında yoğunlaşan ortalamaların üzerine geçilmesi gerektiği görüşümüzü koruyoruz. Bu seviyelerin üzerinde kalınması durumunda ise en önemli direnç 5.50-5.55 aralığında bulunuyor.
—————